19 Nisan 2010 Pazartesi

yazmazsam çatlarım

Geçtiğimiz haftasonu okulda kalmama sebep olan bir etkinlik vardı. İstanbul Politikalar Merkezi adına burslu çalışan öğrenci olarak katıldım ben de bu konferansa. Şimdi bu konferanstan aklımda kalan birkaç şey yazacağım.

Bir adamın adı : Baykal Deniz'di. Yaka kartından gördüm.

İlk sunuma Cemil Koçak moderatör olarak katılınca, "güzel bir şeyler var lan herhalde" deyip içeride bekledim. Ankara'dan gelmiş özel bir ilköğretim okulu, öğrencilerine dersin son beş dakikası, derste aklında kalan bilgiler üzerine bir karikatür çizmelerini söylediklerini anlattı. Ve sonuçları sundular. Bir elektronik devreye bağlanmış seri bağlı pillerin lamba parlaklığı ile ilgili bir dersin sonunda, bir öğrenci, kağıdın sol tarafına bıyıklı bir ampul çizmiş. Ampulu çok parlak sarı ile boyamış. Sağ tarafta ise, birisi bıyıklı, diğeri etekli iki ampul çizmiş. Onları hafif bir sarı renkle boyayıp, en altta da şunu yazmış "Bekarlık sultanlıktır". Tam içimden "dostum 5. sınıf demişsin ama çocuk senden benden akıllı" derken, kapıda beliren süpervizörüm "senin dışarda beklemen gerekiyor" dedi.

Diğer bir sunuma geç kalan bir katılımcının, kural gereği onu içeriye almamam üzerine niye "Ama ben Niğde'den geldim" dediğini gerçekten anlayamadım. Cevap olarak dilimin ucuna "Ben de Denizli'den ama bu geç kaldığın gerçeğini değiştirmiyor" gelmişti. Galiba onu söyleseydim, Gregory House ile aramda hiç bir fark kalmayacaktı (bacağı saymıyorum, mavi gözü de halleder idik lensle).

Diğer gün Mersin'den gelen bir okul cezerye getirmiş, bana ikram ettiler, ben de alıp Yankı'ya verdim ("oha, cezerye sevmiyor muymuş" insanı isen devamını oku, "hayır, karnım toktu"). Yankı ikinci bir cezerye almak için (bir arkadaşıma dedi bana ama, bilemedim) sınıfa girdiğinde kadının tepkisi "Sen şu programdaki yan flüt çalan kız mısın, yoksa dün geceki otobüs yolculuğunun etkisi hala üzerimde mi ? " oldu.

Yarınki işlerin konuşulduğu toplantı masasındayız:
-Şimdi arkadaşlar, İsminiHatırlayamadımŞimdi isimli arkadaşa yardımcı olabilecek birisini arıyoruz. Meselaa, Murat Mustafa.
-Tamam, olur, hallederim ben.
-Yaparsın değil mi, çok yorgun değilsin.
-Yok yok, yaparım, sorun değil.
-...
-...
-Şimdi ?
-Haa (Ayağa kalkar, "öyle desenize abi" bakışı atıp çocuğun yanına gider).

2 yorum:

  1. -bu okula kaç para veriyosunuz siz yılda?
    +ben bilmem anneme sorun..

    +yok içeri alamam sizi
    -kızsınlar sana azıcık nolucak, taa ankara'dan geldim ben, kocaman hocayım hem de.

    konferansın sorunsalı: nehir kim ya? haa neyyir..

    YanıtlaSil
  2. (:

    konferans sonrası sorunsalı: kimmiş bu neyyir ya? *clik* *clik* *tık*

    YanıtlaSil