8 Temmuz 2010 Perşembe

buzlu badem

Yaz okulundan aldığım tek ders olan "Advanced Programing"i anlatan hocanın, SuCourse'a koyduğu ders programından anlamalıydık aslında değişik bir adam olduğunu. Ben bunu ikinci dersten anladım, size de anlatayım dedim.

Dersi mis gibi C++ varken, Java üzerinden anlatacak olması zaten ilgi çekmişti biz öğrencileri arasında. Yine de "Bence Java, C++'ı yok eder" üzerine bir konuşma bile yaptık ilk ders arası arkadaşlarla. Hocaya dönelim, adam İsrail'den gelmiş, ama Türkiye doğumlu, Türkçe'yi ana dili kadar olmasa da baya iyi konuşuyor. "Kartal'a dolmuşla nasıl gidiliyor" dedi ilk ders arasında (Derste İngilizce soru soran öğrenci bu soruyu duyunca sandalyeden düştü). Sınıf cevab veremedi haliyle (Şoktan değil ama, dolmuş kullanmadığımızdan). İlk dersin sonuna doğru hoca projeksiyona hem kendi laptobunu hem de sınıfın bilgisayarını bağladı. Sonra aniden durakladı bir saniyeliğine ve "Son zamanlarda gördüğüm, en güzel işleyen projeksiyon sistemi yalnız bu" dedi. Sebebi ise, gerçekten iki bilgisayar girişinin olmasıydı projeksiyonun. Bir bilgisayardan diğerine geçerken adamın gözleri doluyor, arkada bizim duyamadığımız ama hocanın duyduğu bir bando marşı çalıyormuş gibi göğsü kabarıyor falan. Zaten Java gibi bilgisayar teknolojisinin ilk ürününü anlatmayı tercih etmiş adam. Üzerine bir de bir görüntüden diğerine geçiyor diye projeksiyonu "dünyada bir numara, mesleğinde öncü teknoloji" yaptı ("Televizyon izlerken ayağa kalkıp alkışlıyor mudur acaba" dediğinizi duyar gibiyim). En son bombasını da bugün patlattı. "Klimanın sıcaklığını artırmama itiraz eden kimse var mı arkadaşlar?" diyen bir öğrenciye, "Dur dur, ben yapıyım, öğrenmiş olurum hem" dedi. Klimanın kontrolü ile bir süre bakışıp, "Üzerinde tek tuşu var, ona mı basıyorum" dedikten sonra, "Sağ tarafındaki bölmeyi açın hocam, ordan artırın ısıyı" deyip, hocanın yapamayacağını anlayan bir öğrenci tarafından işinden alıkonuldu. Öğrenci ısıyı ayarlarken, hoca kürsüye yürüdü. O anda suratındaki sırıtış şunları diyordu : "Of be, oğlum ben şimdi bunlar gittikten sonra nasıl da ayarlarım sınıfın sıcaklığını. Sonra ofisime gider, oradaki sıcaklığı -2 ye getiririm, ardından 23 derecede bırakırım. Aklıma başka şeyler de geliyor oda sıcaklığı ile yapılacak, ama onları da daha sonra yaparım, nasıl olsa sağ taraftaki bölmeyi açtım mı, tüm istediklerim bir tık kadar yakınımda."

Hayır, sevinsin, eyvallah, bir şey demiyorum, ama yarın, öbür gün birisi yanlışlıkla ağzından yurt odalarından saniyede 8mb ile film indirilebildiğini kaçırdığında, adamın bizi kafasında "Yurt odasında buzlu bademle akıl almaz şeyler yapan" öğrenciler olarak yorumlamasına nasıl engel oluruz onu bilmiyorum gerçekten.

4 yorum:

  1. java iyidir java kolaylık rahatlıktır, ve sabancı hayatım ile birlikte artık iyice paslanmaya yüztuttuğum dildir. hatta sektöre insen java mı c++ mı desen çoğusu java der. ben ne derim bilmem, çok oldu kullanmayalı, ama muhtemelen başına otursam şimdi "yahu ne kastırmışız be öyle c++ta" derim.

    ayrıca garip adam iyidir, sevin garip adamı.

    YanıtlaSil
  2. oha, israil'de teknoloji yok muymuş?savaşmaktan tabi.

    YanıtlaSil
  3. can'a (galatasaraylı futbolcu) : adam java'dan hisse alıyormuş gibi "In C++, it is done like this, in java, WE do it this way" diye reklam yaparak anlattığından biraz şüpheyle ve eleştirel yaklaştım açıkçası java'ya. bu yorumundan sonra bir de iç gözümle bakmayı deneyeceğim (:

    ebru'ya : ne demişler: Savaşma, (teknoloji) üre(t).

    YanıtlaSil
  4. düşen çocuk ekşiciymiş galiba..

    YanıtlaSil